1. HABERLER

  2. İSLAM DÜNYASI

  3. MISIR

  4. İsrail, Mısır Konusunda Endişeli
İsrail, Mısır Konusunda Endişeli

İsrail, Mısır Konusunda Endişeli

İsrailli yetkililer, Mısır’da yaşanan son gelişmelerden ötürü endişelerini dile getirdi.

26 Kasım 2011 Cumartesi 18:54A+A-

 Mısır, İsrail’i yine strese soktu

 
İsrailli yetkililer, Mısır’da yaşanan son gelişmelerden ötürü endişelerini dile getirdi. Mısır’da görülen ilk devrim ayaklanmasındaki söylemle bugünkü protestolarda atılan sloganların ve taleplerin farklı olduğuna dikkat çeken yetkililer, İsrail’i dikkatli olması konusunda uyardı. Ayrıca en kötü ihtimallerinin göz önünde bulundurması gerektiği uyarısı yapıldı.
 
Mısırlıların Tahrir Meydanı’na geri dönmesi ve ülkede Askeri Konseye karşı protestoların yenilenmesi İsrailli resmi çevrelerde endişeyi artırdı. İsrail bugüne kadar sürekli Mısır’da İslamcıların yükselmesi ve İsrail-Mısır arasında imzalanan Camp David Anlaşması’nın iptal edilmesi ihtimali hususunda uyarıda bulunuyordu.
 
İsrail Başbakanı Binyamin Netenyahu geçen Perşembe günü Knesset’te yaptığı konuşmada ‘Arap ülkeleri büyük ihtimalle Batı, İsrail ve liberal değerlere düşman İslam dalgasına kapılacak’ uyarısında bulundu.
 
Gözlemcilerin, Arap Devrimlerinin etkisinin İsrail üzerine yansımasının tehlikesini azaltmak için Filistinlilerle uzlaşmada acele etmesi çağrılarına ise şöyle cevap verdi: ‘İsrail dikkatli olmalı ve alelacele tavizler vermemelidir.’ Netenyahu ‘İsrail’in dikkatli, uyanık ve sorumlu bir yaklaşım izlemesi doğru bir yaklaşımdır’ dedi.
 
Uyarılar
 
Diğer yandan Knesset Başkanı Reuven Rivlin: ‘İsrail, Sina’nın terör ve savaş sahasına dönüşmesine izin vermeyecek. Mısır’la barış sınavı sona ermekten hala uzak değil’ dedi.
 
Süveyş Savaşı’nı anma günü kutlaması sırasında konuşan Rivlin sözlerini şöyle sürdürdü: ‘İsrail, Mısır ile yapmış olduğu barış anlaşmasına bağlıdır. Ancak aynı zamanda vatandaşlarını koruma görevine de bağlıdır.
 
Eski Savunma Bakanı Binyamin Ben-Eliezer ise Mısır’la uzun dönemde bir çatışmasının söz konusu olabileceği uyarısında bulunarak ordunun bütçesinin azaltılmamasını talep etti.
 
Hüsnü Mübarek rejimine yakınlığı ile bilinen Ben-Eliezer, Knesset’in mali komite oturumu sırasında, savunma bütçesinin sınıflandırmada öncelikli konumunun değiştirilmemesi çağrısında bulundu.
 
Öte yandan Genelkurmay Başkanı Benny Gantz, Mısır’ın Camp David Anlaşması’nı iptal etmesi ihtimalinin hesaba katılması gerektiğine dikkat çekti.
 
Gantz ve Güvenlik kurumu Mısır’da Askeri Konseyin düşmesi ve yerine Müslüman Kardeşlerin geçmesinden yana duydukları endişeyi dile getirdiler.
 
İbranice yayınlanan Maarif gazetesi geçen Çarşamba günkü sayısında İsrail hükümetinin, Camp David Anlaşması’nın iptal edilmesi ihtimaline yönelik stratejik değerlendirmeleri incelediği ve Müslüman Kardeşler’in İsrail’le çatışma gibi bir olguyla ilgilenmediğine inandığı haberine yer verdi.
 
Sina ve Gazze’ye yönelik endişeler
 
Ancak gözlemciler ve eski güvenlik sorumluları, Tahrir Meydanı’ndaki gelişmelerin ve Mısır’da İslamcıların başa gelmesinin ve bu durumun Sina ile Gazze konularında İsrail’e yansımasından yana endişelerini dile getirdiler.
 
Yedek Ordudan General Uzi Dayan ise Mısır’da İslamcıların iktidara gelmesi ve bunun Gazze’yle bağlantılı sonuçları gibi en kötü ihtimallerin göz önüne alınarak Sina sınırında acilen çit oluşturulması çağrısında bulundu.
 
Mossad’ın eski başkanı Danny Yatom, Dayan ile aynı görüşü paylaşanlar arasında yer alıyor. Yatom, komşu Sina’da kargaşa çıkması ihtimaline işaret ederek eğer kargaşa söz konusu olursa, bir kez daha Gazze’yi hedef aldığı takdirde İsrail ile ilişkilerin kötüleşebileceği uyarısında bulundu.
 
Yatom, İbrani Radyosu’na yaptığı açıklamalarda şöyle dedi: ‘İkinci Mısır Devrimi, Müslüman Kardeşler’in seçimlerde kazanma ihtimaline bakılırsa İsrail’in güvenliği açısından tehdit oluşturuyor denilebilir.’
 
İsrail meselelerinde uzman Prof. Mustafa Kabha ise İsrail’deki kamuoyu tasarımcılarının Mısır’da Müslüman Kardeşlerin güç dizginlerini ele geçirmesi ihtimalinden yana gereğinden fazla endişe duyduklarını dile getirdi.
 
Kebha El-Cezire.net’e yaptığı açıklamalarda bu görüş belirleyicilerin İsrail ve yapıldığı günden bu yana barış anlaşmasına karşı olan asıl endişe kaynağı; muhalif halk iradesinden yana duyulan endişeyi ortaya koymadığını ifade etti.
 
Üniversite Öğretim Görevlisi, Mısır-İsrail ilişkilerinde uzman Prof. Hagay Erlich de İsrail’in, yenilenen devrimin muhtemel sonuçlarından korktuğunu, korktuğu bu muhtemel sonucun ise İslami akımların iktidara gelmesi, Gazze’de ‘İslami radikalizmin artması’, cephenin kızışması ve Sina’da kargaşa çıkması olduğunu belirtti.
 
İlk devrimle bugünkü söylem farklı
 
Erlich, El-Cezire.net’in Tahrir Meydanı’na ilişkin sorusuna ise şöyle cevap verdi: ‘Tahrir Meydanı’na şu an İslami bir hal hakim. Hasan El-Benna ve Seyyis Kutub’un çizgisi geri getirilmeye çalışılıyor. Durum geçtiğimiz Aralık ayındaki halin tam tersi. O vakit meydan Saad Zaglul tecrübesinin tekrarını isteyen gençlerle dolmuştu.’ Öğretim görevlisi Erlich ayrıca Tahrir Meydanı’nın sahne olduğu önceki gösterilerden ayrıcalıklı olarak bugünkü gösterilerde Batı ve İsrail karşıtı sloganlar atıldığına işaret etti.
 
Mısır’ın büyük kardeş olması nedeniyle Arap dünyasında daima son sözün sahibi olduğunu, İsrail’in endişelerinin ise yerinde ve abartısız olduğunu ifade eden Erlich ‘Tahrir Meydanı, tümüyle bölgenin kaderini belirleyecek’ dedi. 
 
Ahmet Yılmaz / TIMETURK
 

HABERE YORUM KAT