Kimi yorumcular, HDP’nin barajın altında kalması halinde çözüm sürecinin biteceğini düşünüyor, bana göre tersi doğrudur.

HDP barajı aşarsa , çözüm süreci bitebilir. Çünkü HDP’nin barajı aşması demek, AK Parti hükümetinin meclis çoğunluğunu kaybetmesi ve hükümet olsa bile, elinin kolunun bağlanması demektir.

HDP’nin partiyle seçime girmesinin gerçek nedeni budur ve bunu zaten HDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş açıkça ifade etmektedir. ‘Bağımsız adaylarla seçime girer 35-40 milletvekili çıkarırsak, sistem değişmez-sistemin değişmesinden kasıt, AK partinin meclis çoğunluğunu kaybetmesidir- ama barajı aşarsak sistem değişir.’diyor Demirtaş.

HDP iktidar olamayacağına göre, ‘sistem’  değiştiğinde yerine ne gelecek, CHP ve MHP seçeneğinden başka..

Kürt siyasi hareketini maalesef bu en berbat, en kötü senaryoya hazırlıyorlar. Kürt hareketinin çözüm partneri AK Partiyi iktidardan düşürmek gibi tarihi bir misyonu olduğuna inanabilir veya inanmayabilirsiniz.

Ama belli ki bu hareketi yönetenler bu misyona fazlasıyla inanıyorlar, çözüm filan umurlarında değil. 

HDP’nin mecliste olması elbette önemlidir, ama HDP barajın altında kalırsa,  çözüm süreci biter demek yanlıştır.

HDP diyelim ki barajı aşamadı ve parlamento dışında kaldı. AK Partinin oyları azalmaz ve Öcalan’ın tavrında bir değişiklik olmazsa çözüm süreci bundan etkilenir elbette, ama sona ermez.

 HDP çözümün güçlü bir muhatabı olamadı ve süreç asıl olarak hükümetin ve Öcalan’ın tavır ve tercihleri sayesinde devam etti. HDP’nin çözüm sürecinde oynadığı rol, İmralı ve Kandil’in ötesinde bir rol değil . Ve çözüm süreci asıl olarak bugün  İmralı PKK’siyle sürüyor. HDP’nin İmralı ve Kandil’den aldığı mesajları muhataplarına götürmek ve Öcalan’ın talimatlarını halka taşımak dışında, ciddi bir katkısı olmadı. Ne düşünsel planda, ne pratik olarak. Barış fikrinin topluma yayılması, şiddete karşı tavır, barışa dair güçlü bir siyasi ve psikolojik zeminin yaratılması gibi, bir barış sürecini barış süreci yapan en temel konularda, HDP elle tutulur bir çaba göstermedi. Zaman zaman  ‘sahada olup bitenlere ve Ortadoğu’daki yeni konjonktürün PKK’ye getireceği faydalara ‘ dikkat çekerek, Öcalan’ı bile ters istikamette  ikna etmeye çalıştı.

Peki HDP’nin barajı aşması zor mudur, HDP barajı nasıl aşar ?

HDP barajı, CHP seçmeninden 1-2 milyon oy alarak aşar.

Cumhurbaşkanlığı seçimleri, HDP’nin CHP seçmeninden oy almasının( 600 bin)  çok zor olmadığını gösterdi. CHP seçmeni ortak adaya tepki gösterdi ve Demirtaş’a oy verdi. Şu gerekçeler, CHP seçmeni için daha makul gerekçeler  olmaz mı dersiniz:

HDP barajı aşacak, Güneydoğu’da milletvekillerinin ekseriyetini alacak ve AK Parti 300 milletvekilinin altına düşecekse,  CHP tabanından HDP’ye oy kayması neden mümkün olmasın ki?

Yeter ki HDP bunu, bu seçimdeki yegane  muhatabı CHP seçmenine  iyi anlatabilsin..

Kadir Has Üniversitesinin yaptığı araştırmaya göre, CHP seçmeninin % 80’i zaten kararsız..HDP bu stratejiyle bu seçmene bence makul bir seçenek sunmuş olacak:

Bana oy ver, seni AK Partiden kurtarayım!

Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde HDP’nin oyları CHP’nin kalesi sayılan İzmir’de ikiye katlandı.

HDP bu yüzden de, en güçlü isimleri, İstanbul ve İzmir gibi yerlerde aday yapacak deniliyor.

AK Partinin gerçek rakibi bu seçimlerde HDP’dir. Barajı aşar ve AK Parti 300 milletvekilinin altına düşerse, çözüm süreci biter, ‘Yeni Türkiye’ bir hayal olur.

Kürtler’in nasıl bir araftan geçtiğini, daha doğrusu nasıl bir arafa sokulduğunu  varın siz tahmin edin..

Öcalan’ın  da tahmin etmesini umalım..

STAR