1. YAZARLAR

  2. Joost Lagendijk

  3. Hapishaneden devlet başkanlığına
Joost Lagendijk

Joost Lagendijk

Yazarın Tüm Yazıları >

Hapishaneden devlet başkanlığına

27 Haziran 2012 Çarşamba 05:12A+A-

Bu köşe yazısı, 1990'larda birkaç ay hapis yatmış ve pek çoklarına göre kendine 2014'te cumhurbaşkanı olma hedefi koymuş Türkiye Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan'ın bundan sonraki olası kariyer hamlesiyle ilgili değil.

Muhammed Mursi'yle ilgili; kendisi yeni Mısır Devlet Başkanı ve bir Arap devletinin başkanı seçilen ilk İslamcı. Mursi, çok uzun olmasa da, 2008 ve 2011'de bir süre hapiste kaldı. Şimdi, ondan, derinden bölünmüş bir ülkede yeniden birlik-beraberliği sağlaması, silahlı kuvvetlerle anlaşmaya varması, can çekişen ekonomiyi canlandırması ve çok sayıda bölgesel ihtilafta Mısır'ın konumunu yeniden formüle etmesi bekleniyor. Yeni devlet başkanını devasa meydan okumalar bekliyor demek klişe kaçar.

Pek çok kişi, Mursi'nin bunların altından kalkamayacağından korkuyor. Gerekçeleri, ya onda bunları yapacak kapasite ve karizmanın bulunmaması ya da ordunun bunları yapmasına izin vermeyecek olması. Brookings Enstitüsü'nden Shadi Hamid, kaleme aldığı yerici portrede, Mursi'yi 'tarihin ihtimal verilmeyen kazası' diye niteledi. Ne de olsa, Mursi, Müslüman Kardeşler'in (MK) albenili adayı olan ama devlet başkanlığı seçiminden diskalifiye edilen Hayrat el Şatır'ın bir nevi yedeğiydi. Yeni devlet başkanı, Hamid ve diğer pek çokları tarafından, belirgin bakış açısına sahip olmayan, MK müridi, sadece perde arkasında etkili bir piyon olarak görülüyor. Uzlaşı sağlama becerisi ve iradesine sahip bir lider olarak görülmüyor. Sayın Mursi'nin kabiliyetleriyle ilgili spekülasyonlar muhtemelen bir müddet daha sürecek. Ama Güney Kaliforniya Üniversitesi'nin bu mezununun, doğru zamanda doğru yerde doğru adam olduğunu kanıtlamak için önünde fazla zaman yok.

İlk kriz, Sayın Mursi'nin devlet başkanı olarak nerede yemin edeceğinde yaşanacak. Normalde bu yerin halk meclisi, yani Mısır parlamentosu olması gerekir. Ama sorun şu ki, MK'nin hakimiyetindeki meclis, geçenlerde Anayasa Mahkemesi tarafından feshedildi. Silahlı Kuvvetler Yüksek Konseyi'ne göre, bu, Anayasa Mahkemesi önünde yemin etmek zorunda olmak demek. Sayın Mursi, bunu, ülkeyi yeni seçilmiş milletvekillerinden mahrum bırakan yargı darbesine boyun eğmek anlamında doğru yorumladı ve şu ana dek yemin mekanında değişikliği reddetti. Pek çok MK liderine ve MK'den olmayan aktivistlere göre, meclis önünde yemin etmekte ısrar etmekle, aynı zamanda Silahlı Kuvvetler Yüksek Konseyi'ne şu mesaj veriliyor: Mursi, başkanlık seçiminin hemen ardından ordu tarafından devreye sokulan ve devlet başkanının yetkilerinin çoğunu gasbeden anayasal değişiklikleri reddediyor. Lakin yemin töreninin yeri, en semboliği olsa da, Mursi'yi bekleyen pek çok zıtlaşmadan sadece biri.

Mursi'nin, orduyla mücadele ederken, gerilimi fazla tırmandırmamaya özen göstermesi gerek. Ama bu da yetmez. MK'nin Mısır vizyonunun yandaş dayatıcısı değil de, herkesi kapsayıcı bir devlet başkanı olmak istediğini göstermek mecburiyetinde. Diğer adayın, yani Hüsnü Mübarek'in eski başbakanı Ahmet Şefik'in eski rejimi yeniden tesis etmesini önlemek için her şeyi yapmaya hazır olan ve bu yüzden seçimin ikinci turunda kendisine oy veren liberaller ve solculara da elini uzatmalı. Mursi, kendisinin hep savunageldiği İslami gündemden korkan kadınlarla Hıristiyan Kıptileri yeni hükümette görmek istediğini şimdiden belirtti.

Tarih Mursi'den çok şey istiyor. Bir gözlemcinin tespit ettiği gibi: Kendini yeniden icat edip daha önce hiç olmadığı o net duruşa sahip ulusal lider kişiliğine dönüşmek zorunda. Kahire'den gelen en son haberler, yeni devlet başkanının önündeki muazzam engellerin ve bazılarını çabucak aşma gereğinin farkında olduğuna işaret ediyor. Pazartesi günü el Şoruk gazetesi, müstakbel hükümete MK üyesi olmayan bir siyasinin başbakanlık edeceğini yazdı. Öne çıkan adaylardan biri, hem Batı'da hem de Mısırlı liberaller nezdinde büyük saygı gören Muhammed el Baradey. Mursi'nin, başkanlık seçiminin ilk turunda elenen adaylardan solcu popülist Hamdin Sabahi ile Müslüman liberal Abdulmunim Ebul Futuh'u kurulacak kabine ve uygulanacak politikalara dahil etmeyi planladığına dair spekülasyonlar da var.

Tunus'taki İslamcı partinin lideri ve İslamcı Araplar arasında önde gelen bir kişilik olan Şeyh Raşid Gannuşi, birkaç hafta önce Mursi'ye, iktidarı diğer reform yanlısı güçlerle paylaşmasını tavsiye ederken, onun eski rejim ve orduyla başa çıkmasının tek yolunun bu olduğunu belirtti. Umalım, yeni Mısır Devlet Başkanı mesajı almış olsun ve ona göre hareket etsin.

ZAMAN 

YAZIYA YORUM KAT