Suriye’de Rusya destekli Beşşar Esed güçleri ve İran destekli milislerin 15 Kasım’dan bu yana direnişçilerin kontrolündeki Doğu Halep’e düzenlediği şiddetli saldırılar devam ederken, katledilen sivillerin sayısı 845’e yükseldi.

(Tıklayın: Doğu Halep’te Katledilen Sivillerin Sayısı 845’e Yükseldi!)

AA’da yer alan habere göre, direnişçiler, Esed güçlerinin ağır bombardımanları nedeniyle gece yarısından itibaren Bab Hadid, Bab Nasır ve Cub Küba semtlerinden çekilerek 2,5 kilometrekarelik bir alanı Esed güçleri ve İran destekli milislere bırakmak zorunda kaldı.

15 Kasım’da 45 kilometrekareyi kontrol eden direnişçiler, son 23 günde bölgenin yüzde 65’ini kaybederek, 16 kilometrekarelik bir alana çekilmiş oldu.

Halep İl Sivil Savunma Müdürü Necip Ensari, on binlerce sivilin direnişçilerin elindeki çatışma bölgelerinden Esed güçlerinin hâkim olduğu alanlara göç ettiğini, 240 bin sivilin ise hâlâ direnişçilerin kontrolündeki semtlerde kaldığını söyledi.

Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) komutanlarından Muhammed Şeyh de Esed güçlerinin 18-40 yaş arasındaki erkekleri, Neyrab Askerî Hava Alanı’nda topladığını ve cephe hatlarına gönderdiğini belirtti.

“Halep İçin Duâ Edin”

Telefon şebekelerinin çalışmadığı ve internetin oldukça zayıf olduğu kuşatma bölgesinden AA muhabirine ses kaydı gönderen Halepli siviller, yardım ve duâ çağrısında bulundu.

Doğu Halepli Hasan Bozan, “Halep’in içinden bir Türkmen olarak sesleniyorum. Burada 200 bin kişinin etrafı dört yandan çevrili. Rejim ve Ruslar tarafından. Kâfir devlet, bütün Halep’i boğazlayacak. Halep düşerse, ümmetin beli kırılacak. Allah’tan, sizlerin içten duânızdan ümit kesilmez. Bu gece Allah için iki rekat namaz kılın ve Halep için duâ edin.” dedi.

“Oğlum Hasta ve Bakmaya Gücüm Yok”

Hatice isimli Türkmen bir kadın da “Rejim evlerimizi bombaladı. Bir şeyimiz kalmadı. Oğlum hasta ve bakmaya gücüm yok. Dünya beni duysun. Duâ edin, yardımcı olun.” ifadelerini kullandı.

“İnsanlar Can Çekişerek, Acı Çekerek Ölüyor”

Muhammed Liyab da su, elektrik, yiyecek olmadığını belirterek, “İki çocuğum var. Gıda ve süte ihtiyaçları var. Süt olsa da çok pahalı. Hasta ve yaralılar için ilaç, bakım yok. İnsanlar can çekişerek, acı çekerek ölüyor.” diye konuştu.

“Kaldırımlar Cesetlerle Dolu”

Hâlihazırda çatışmaların sürdüğü Kellese semtinden Salih Ömer, “Size şu ân bomba sesleri arasından sesleniyorum. Esed güçleri burayı havadan, top atışlarıyla, tanklarla her türlü hedef alıyor. Çok sayıda yaralı ve şehid var. Hâlen enkaz altında çıkarılmayı bekleyen çok sivil var. Kaldırımlar cesetlerle dolu. Su dağıtım şirketini rejim ele geçirdikten sonra suyu kesti. Çalışan fırın ve hastane zâten yok. Doğu Halep’te soykırım yaşanıyor.” dedi.

(Tıklayın: Halepli Anne, Çocuklarını Bulamadan Son Nefesini Verdi!)

(Tıklayın: Yokluğun Adı: Halep)

(Tıklayın: “Yaşadığım En Büyük Dram: Halep”)

(Tıklayın: Halep’te Ölümden Çaresizliğe Kaçış!)