1. HABERLER

  2. YORUM ANALİZ

  3. Giderken Maskelerinizi de Götürmeyi Unutmayın!
Giderken Maskelerinizi de Götürmeyi Unutmayın!

Giderken Maskelerinizi de Götürmeyi Unutmayın!

İsmail Kılıçarslan, ABD ve ortaklarının Suriye’de gerçekleştirdikleri teatral gösteriyi zalim Esed rejimini sevme sevdirme kampanyalarının malzemesi haline getirmeye kalkışanların maskelerini aralıyor!

17 Nisan 2018 Salı 17:13A+A-

Ulusalcısından solcusuna, İran’dan beslenenlerine kadar bilumum Esedsever, Amerikan füzelerini görünce yeniden savaşın kötülüğünü, ülkelerin bağımsızlığını, emperyalistlerin kirli planlarını hatırlayıverdiler.

Her gün Rus füzesiyle, rejim güçlerinin varil bombasıyla katledilen masumları görmezden gelenler, ABD karşıtlığını emperyalizm karşıtlığı için yeterli sayanlar berbat sloganlarını yeniden ortalığa saçtılar.

Yeni Şafak’taki köşesinde İsmail Kılıçarslan, “Evet, yine o mesele” başlıklı yazısında mazlum Suriye halkını acımasızca katleden zalimleri arkalayıp antiemperyalist maskeler takanlara net, açık, kesin bir güzergah çizmiş: “Ait olduğunuz çukura defolun!”

Yazısının ilgili bölümü şöyle:

“…Biz Suriye konusunda yazmaktan, çığlık atmaktan, öfkelenmekten bezmiş değiliz elbette. Fakat küresel emperyalizm de Suriye’nin insanlarını bire kadar kırma amacından bezmiş değil. Rusya’sı, Amerika’sı, İran’ı, İngiltere’si, Fransa’sı, IŞİD’i, Hizbullah’ı, Esed’i, hatta paralı köpeklik yapan Kuzey Korelisi, Çinlisi, Sırbistanlısı, Almanı… Tamamı küçük, küçücük bir kara parçasında minyatür kale dünya savaşı yapıyorlar. Görünen o ki bu alçak savaş, bu çukurluk biçimi Suriye’de nefes alıp veren tek bir canlı kalmayana kadar da sürecek.

Suriye konusunda durduğum yer bu savaşın çıktığı ilk günden beri hiç değişmedi. Mazlum, izzet ve şerefiyle bilcümle emperyaliste direnen Suriye halkının yanından başkaca bir yer değil yerim.

Zalimi zalimden ayırmak alçağı alçaktan ayırmak yanlısı olmadım hiç. Amerika’yı Rusya’dan, İngiltere’yi Fransa’dan, Hizbullat’ı IŞİD’ten, Esed’i İran’dan niçin ayırayım ki? Buna sebep nedir? Mazlum Suriye halkının yanında durmak bunların tamamının karşısında durmaktır benim açımdan.

Tekrar ve tekrar söylemekte fayda var. Ben bir sivilim. Ve bir sivilin rahatlığı ile yazıyorum yazımı, bir sivilin rahatlığıyla veriyorum desteğimi. İş devletler bazında, politika bazında, gündelik sert gerçekler bazında saatten saate, dakikadan dakikaya değişiyor Suriye’de. Devletler de buna göre pozisyonlar alıyorlar elbette.

Ama benim, bir sivil olarak, en azından sivilliğini korumaya azimli biri olarak bu değişimi takip etmek gibi bir derdim yok. Suriye halkını kim öldürüyorsa onun karşısında, Suriye halkına kimin yardımı dokunuyorsa onun yanında… Parolam budur.

Şimdi mezhepçiliğini savaş karşıtlığı gibi pazarlayanlar, Rusçuluğunu antiemperyalizm gibi yutturmaya çabalayanlar, her fikrini İran’a göre hizalayanlar, Esed’in öldürdüğü yüzbinleri bizden Amerika karşıtıymış gibi yaparak saklamaya çalışanlar defolup gidebilirler. Nereye mi? Elbette ait oldukları çukura…”

HABERE YORUM KAT