‘Erdoğan’ın Ülkeyi Değil; Amerika’nın Erdoğan’ı Yönetemeyişi’ Söz Konusu
Açık olan şu ki, ‘Erdoğan’ın ülkeyi değil; Amerika’nın Erdoğan’ı yönetemeyişi’nin sonucudur bu durum.. Bundan rahatsız olanlar varsa, varsın olsunlar.
Selahaddin E. Çakırgil'in yorumu:
Günlük iç siyasetle ilgili tartışmalara girmekten büyük çapta uzak durduğum halde, ‘TC rejiminin iddianâmelerini esas alıp, ‘rahip’ Brunson’ı delilsiz olarak suçladığım ve bu halimle devlet taraftarı olduğum’ şeklinde bir takım eleştiri mesajlarına muhatap oluyorum.
Efendim, ‘Devletin verdiği bilgilere nasıl inanılır?’mış!
Mantık bu!
Diyelim ki, TC rejiminin geçmiş muktesebâtının etkisiyle bir takım parantezleriniz var. Ama bunu, o geçmişi, sosyal dengeleri sarsmadan restore etmeye çalışan bugünkü yöneticilere de teşmil ederseniz; bu, hele de bu son buhranda, emperial odakların değirmenlerine su taşımak olmaz mı?
Doğrudur ki, devletlerin istihbarat dosyalarında birçok bilgi ve belgeler vardır ve zamanı gelince onları devreye sokabilirler. Muhtevasını büyük çapta bilemeyeceğimiz o dosyalar, iddianâmelerde de yer almayabilir; ama bu gibi manevra ve oyunlar daima vardır. (Unutmayalım, Almanya’da başlangıçta ‘Dönerciler arasında işlenmiş cinayetler’ gibi gösterilen ve 8-10 TC vatandaşının öldürülmesinde alman gizli servislerinin de parmağı olduğu ortaya çıkınca… 5-6 yıl süren yargılamalar, nihayet geçen ay sonuçlandı ve bazı sanıklara hapis cezaları verildi. Ama asıl mühimi, dosyadaki ‘gizli’ bilgilerin tam 134 yıl boyunca yayınlanamayacağı da mahkeme hükmüne bağlandı. Buradan bari ders alınmalı..)