1. HABERLER

  2. ETKİNLİK

  3. Edremit'te Müslümanlarla Dayanışma Eylemi
Edremitte Müslümanlarla Dayanışma Eylemi

Edremit'te Müslümanlarla Dayanışma Eylemi

Balıkesir Edremit'te Kardeşlereli Derneği tarafından organize edilen Müslümanlarla Dayanışma Eylemi Gerçekleştirildi.

30 Ağustos 2013 Cuma 19:59A+A-
Suriye'de ve Mısır'da Müslümanlara karşı yapılan canice katliamları lanetlemek için yapılan eyleme Edremit ve çevre ilçelerden yoğun ilgi vardı. Eyleme İzmir Özgün-Der'den ve Akhisar Özgür-Der şubesinden misafirlerde katılımda bulnudu.

Duyarlı insanların katılımıyla gerçekleşen eylem, Kur'an'ı Kerim'den Buruç suresi ve mealinin okunması ile başladı. 

Ardından İzmir Özgün-Der'den Kemal Songür'ün gelen katılımcılara bir hitabıyla devam etti.

Daha sonra Mehmet Akif Ersoyun bir şiirinden pasaj okunarak basın açıklamasına geçildi.
Yapılan dua ile eylem
 sona erdi.

Basın Açıklamasının Metni

İzzet Allah’ın, Resulü’nün ve Müminlerindir!

Suriye’de ve Mısır’da tüm dünya korkunç bir caniliğe şahitlik ediyor.

Katliam dünya tarihinde ilk değil elbette, sayısız katliam yaşadı insanlık bugüne dek ama canlı yayında, naklen bir katliam gerçekleştirmek Suriye’nin başındaki kafir zalim Esed’e ve Mısır’ın darbeci generallerine ve onların işbirlikçilerine nasip oldu. 

Rabbim onları bu korkunç suçlarından ötürü ateş azabının en korkuncuna uğratsın! Ve ondan önce de Müslümanların elleriyle cezalandırıldıkları günleri hepimize görmeyi nasip etsin inşallah!

Bu katliamın faillerini biliyoruz. Onlar Firavun saltanatının bugüne uzanan temsilcileri. Onlar zalim sultanların çocukları. Onlar aziz şehidimiz Seyyid Kutub’u idam eden Nasır’ın, İsrail’in işbirlikçisi Sedat’ın, işkenceci, hırsız, müfsid Mübarek’in takipçileri.
Katliam, vahşet, canavarlık onların asli işi.

Ya katledilenler! Onlarsa tarih boyunca hak ile batıl; ifsad ile ıslah; zulüm ile adalet arasındaki savaşın mücahitleri. Biz inanıyoruz ki, bu savaşta haktan, adaletten, İslam’dan yana taraf olan herkes kazanmıştır. Ölse de, esir düşse de, zulme uğrayıp elindeki bütün imkânları gasp edilse de hakkın safını seçenler kazanmışlardır.

Suriyeli kardeşlerimiz iki buçuk yıldır, Mısırlı kardeşlerimiz bir buçuk aydır kesintisiz bir direniş ortaya koydular. Zalimleri çılgına çevirdiler. Çaresizliklerini teşhir ettiler ve sonunda zalimler acizleştikçe vahşileşti, zelil oldu, canavarlaştı. Ve bugün ortaya tüm insanlığı düşündürtmesi gereken, tüm insanlığı utandırması gereken manzaralar ortaya çıktı.

Bu manzaraların nasıl geliştiğini unutmayalım. Bu büyük cürmün faillerinin suç ortaklarını iyi tanıyalım.

Küresel emperyalistlerin yanında saf tutanların tümü yapılan bu katliamın ortaklarıdır. Ve yapılan zorbalığı, cinayetleri, vahşeti, işlenen insanlık suçlarını görmezden gelen uluslararası kurumlar ve Batı dünyası da bu yaşananlardan sorumludur.

Yüz binin üzerinde Suriye’de ölen ve yüzbinlercesi topraklarını terk etmek zorunda kalırken, Mısır’da binlerce ölen ve yaralanan olurken sesini çıkarmayanlar ve hala da sessiz kalanların, şimdi çıkıp “üzgünüz” açıklamaları yapmaları hiçbir şey ifade etmiyor ve bu katliamlara ortak olduklarından dolayı da onları ayıplıyoruz, lanetliyoruz.

Aslında bizler bütün bu yapılanların nedenlerini biliyoruz. Nedir bunların sıkıntıları? Nedir dertleri korkuları? Biliyoruz elbette! İslami hareketin güçlenmesinden, İslami kadroların işbaşına geçmesinden dolayı rahatsızdırlar. Halkın tercihini İslami yönetimden yana yapması karşısında tahammülsüzdürler. Ve bu yüzden utanılası tutumlar sergileyebilmektedirler. 

Gerek Suriye’de gerekse Mısır’da olanlara karşı,  anlamsız gündemlerle, demagojik söylemlerle, Suriye’nin iç işlerine karışamayacaklarını, Suriye’nin tercihinin Suriye halkı tarafından belirleneceğini söyleyerek  binlerce insanın ölmesine göz yummuşlardır.

 Mısır için de,  Mursi’nin hataları, İhvan’ın başarısızlığı ve benzeri tartışmalarla dolaylı yollarla darbecilere destek olmuşlardır. Aşamalı bir tarzda büyüyen katliamlar karşısında ikircikli tutumlar almışlarıdır.  Ve şimdi çıkıp üzüldüklerini, katliamı kınadıklarını, şiddeti lanetlediklerini söylemektedirler.

Bir kere daha net bir şekilde şu husus ortaya çıkmıştır: İslam dünyasında emperyalist karakterli hareketlerin tümü zulme arka çıkmak, zulmün destekçiliğine soyunmaya müsait ve mütemayildirler. İslami hareketi engelleme hususunda her türlü, zorbalığı, çirkinliği meşru görmeye, şeytanla bile işbirliği yapmaya yatkın bir ruh haline sahiptir bu çevreler.

 Bu çirkin yüzleri Cezayir’de, Filistin’de, Afganistan’da, Türkiye’de, Tunus’ta, Suriye’de ve Mısır’da olanca açıklığıyla ortaya çıkmıştır.

Dolayısıyla kimse çıkıp Müslümanlara boş ithamlar yöneltmesin! İnsan hakları, özgürlükler, farklı çevrelere adalet ve benzeri hususlarda bizleri imtihan etmeye kalkanların ne kadar çirkin ve anlamsız bir iş yaptıklarını yüzlerine vurmalıyız ve asla dost edinmemeliyiz.

 Rabbimiz şöyle buyurmaktadır : 

“Ey iman edenler! Sizden olmayanlardan hiçbir sırdaş edinmeyin. Onlar size fenalık etmekten asla geri kalmazlar. Hep sıkıntıya düşmenizi isterler. Onların kinleri konuşmalarından apaçık ortaya çıkmıştır. Kalplerinde gizledikleri ise daha büyüktür. Eğer düşünürseniz size âyetleri açıkladık.”(Ali İmran,118)

Zalimlerle açık ya da dolaylı işbirliği yapanlar, kardeşlerimizin katledilmesine zemin hazırlayan, ortak olanlar asla insanlıktan, adaletten, erdemden söz edemezler.!  
Ve biz iman ediyoruz ki, münafıklar anlamasa da izzet Allah’ın, Resulü’nün ve müminlerindir!

Kardeşlereli Derneği

gorsel_3wi8c5um952s.jpg
gorsel_5q70tb8uax7s.jpg
gorsel_mjit77h7um6m.jpg
gorsel_o3lxxc704xpa.jpg
gorsel_o3y83xi1f9c0.jpg
gorsel_p5cnz0g93r5j.jpg
gorsel_tn7pf8r06j84.jpg

HABERE YORUM KAT

2 Yorum