1. HABERLER

  2. HABER

  3. Davutoğlu: "Esed'li Geçiş Kabul Edilemez!"
Davutoğlu: "Esed'li Geçiş Kabul Edilemez!"

Davutoğlu: "Esed'li Geçiş Kabul Edilemez!"

Başbakan Davutoğlu, "Esed'li geçişi Biz kabul etsek, Suriye halkı kabul eder mi? Aylan'ın babası gibi milyonlarca insan var, ailesini geri götürür mü? Bir kişi için Suriye'yi yakan bir zihniyeti tartışmak lazım, Türkiye politikasını değil" dedi.

07 Ekim 2015 Çarşamba 20:56A+A-

Başbakan Ahmet Davutoğlu, Star TV'de katıldığı canlı yayın programında gündem başlıklarına dair soruları yanıtladı.

Başbakan Davutoğlu'nun açıklamasından satır başları şöyle:

"Rusya'yla çok eski ve köklü bir ilişkimiz var ama sınırlarımızın korunması hakkında hiç bir önlemi almaktan çekinmeyiz. Gerekli tedbirleri almamız gerekli.

Suriye'de kimsenin beklentisi olumlu yönde seyretmedi. Ben Esed'e 'bu gidiş iyi değil, ülkeniz felakete gidiyor' dedim. Sadece bir aileye dayalı saltanatı devam ettiremeyeceğini belirttim. Türkiye'nin politikası yanlış değil. Tel başımıza güvenli bölge kuramazdık, dünyayı çağırdık ama kulaklar kapatıldı.

"Suriye'den kaçanlar Esed'li geçişe döner mi?"

Esed'li bir geçişi biz kabul etsek, Suriye halkı kabul eder mi? Tepelerinden bomba yağdıran birinin barışı getireceğine inanırlar mı? Suriye'den kaçanlar Esed'li geçişe döner mi? Aylan'ın babası gibi milyonlarca insan var, ailesini geri götürür mü? Bir kişi için Suriye'yi yakan bir zihniyeti tartışmak lazım, Türkiye'yi değil.

Kılıçdaroğlu'na Bahçeli'ye sesleniyorum; Anayasal bir hükümete dahi neden katılmadılar bu ortamda? Ateş çemberi içinde Türkiye'yi ayakta tutmaya çalışıyoruz. Türkiye'nin politikasını eleştirenler kendilerine baksınlar. Anayasal hükümete girip önerilerini sunsalardı o zaman.

"PKK demokratik hayata alışkın değil"

PKK, demokratik bir ortamda var olmaya uygun değil. Yapılarına ters. Bu örgüt demokratik hayata alışkın bir örgüt değil. Çözüm süreciyle, örgütün baskılarını kırdık. Sokağa dökme çağrıları artık başarısız oluyor. halk görüyor. İstismarları elinden alındı.

Türkiye ilk kez terörle mücadeleyle seçime gidiyor değil. Baskılara karşı yine tedbirler alacağız. Her seçim sonrasında terör saldırıları oluyor. Biz objektif şartlarda seçimin gerçekleştirilmesi için gerekeni yapacağız. Şehirlerde görev polisin, kırsalda jandarmanındır, askerin ise valiyle iletişimi kapsamındadır.

Cudi'de terörle mücadele yürür, Şırnak'ta seçimler yapılır. Cumhuriyet'i düşünenler Cumhuriyet güçlerinin yanında yer alırlar. Türkiye'yi hükümetsiz bırakmaz, sorumluluktan kaçmayız. Hiçbir krize izin vermeyiz.

783bb81f1.jpg

"Fatih'le gönül bağım var"

İstanbul'da çocukluğumun geçtiği sokakları gezdim. Erken gidince doğal olarak Çarşamba Pazarı'ndan geçmemiz gerekti. İstanbul'un en eski geleneği olan pazar. Biz de oradan alışveriş yapardık. Şehir bilincimi, kültürel bilinci Fatih öğretmiştir. Benim gönül bağıyla bağlı olduğum bir yer.

O dönemin Fatih'i benim kimliğimi dokuyan yerdik .Fatih'in her köşesinde bir kimlik kazandım. Yürümek istiyorum tabi, o anlamda güzel bir gün oldu. Son derece doğal bir anıydı."

"Paralel yapı yargıya egemen olmaya çalıştı"

Türkiye'de ya darbe yargıları oldu ya da bazı kesimler yargı sistemini kendi içinde bir kapalı sistem olarak görüp ele geçirmeye çalıştılar 28 Şubat yargısında olduğu gibi.

Biz bunlar olmasın diye 2010 referandumunda yargıya yaydık işleyişi. Yargı içine kapanınca otoriteye tabi oluyor. Bu kez de liste rekabetlerine dönüşünce paralel yapı, yargıya egemen olmaya çalıştı. Yargı, kimsenin olamaz. İstediklerini dinlemek, cezalandırmak istediler.

Yargı, hükümete de tabi olmamalı. Her aldığımız karar, Danıştay'dan dönüyordu. Paralel yapılanmanın yönünde her aldığımız karar, yargıdan geri dönüyordu. Gelin hep beraber yargıyı hak ettiği yere taşıyalım."

HABERE YORUM KAT