Sabah Namazı Devrimi aylık program olarak düzenlediği sabah namazı buluşmalarını Üsküdar Mihrimah Sultan Camii’de gerçekleştirdi. Her ay ümmetin bir derdini gündeme taşıyan gençler, bu ay 28 Şubat mağdurlarının serbest kalması ve bu zulmün bitmesi için “Bu 28 Şubat Son 28 Şubat Olsun” kampanyasına destek verdiler.

“Sesimizi daha gür çıkarmalıyız”

28 Şubat darbesinden bu yana maalesef mağdurlar cezaevlerinde tutulmaya devam ediyor diyerek sözlerine başlayan Gazeteci Adem Özköse, “Cezaevlerinde 20 yıldır ailelerinden ayrı yaşayan masum insanlar var. Bu 28 Şubat artık son 28 Şubat olsun. Bizler artık Türkiye’de darbeler yaşansın istemiyoruz. Nasıl 28 Şubat’ta direndiysek, nasıl 15 Temmuz’da direndiysek aynı şekilde yine direnmeye hazırız. Herkese hak ettiği cezanın verilmesini istiyoruz. 28 Şubat sürecinde şu anda sona doğru gelindi sesimizi daha gür bir şekilde çıkarabilirsek kamuoyu oluşturabiliriz. Sesimize ses olacak bir hükümete sahip olduğumuzu düşünüyorum. İnşallah cezaevlerindeki 28 Şubat mağdurlarının mağduriyeti bir an evvel giderilir.” Diye konuştu.

“Şehit Halil Kantarcı da 28 Şubat mağduruydu”

Şubat ayı şahadet ayı diyerek sözlerine başlayan İnsan Hakları ve Adalet Hareketi (iHAK) Başkanı Avukat Cihat Gökdemir, şunları söyledi:

“Daha evvel Şubat ayını şehit verdiğimiz büyüklerimizi ve kardeşlerimizi yadetmek için kullanıyorduk. Bundan 2 sene evvel Şehit Halil Kantarcı ile birlikte yine Mihrimah Sultan Camii’nde buluşup burada açıklamalarda bulunmuştuk. Şehit Halil Kantarcı bu ülkenin “Anayasal düzenini yıkmak” suçundan yargılanmış ama bu ülkeyi ayakta tutabilmek için canını feda etmekten çekinmemiş bir kardeşimizdi. Şehit Halil Kantarcı ile birlikte yargılanan insanlar bugün hala cezaevlerinde gün sayıyorlar. İçerisi boş sebeplerle doldurulmuş, hiçbir karşılığı olmayan suçlamalarla yıllardır cezaevlerinde tutuluyorlar. Devlet yetkililerinin ve kamuoyunun dikkatini çekmek için “Bu 28 Şubat son 28 Şubat olsun” kampanyasını başlattık. Artık bu zulüm bitsin, artık birileri ses versin. Ses vermezsek kimse bu sesi duymuyor.”

“Mağdurların binalar kadar değeri yok mu?”

İstanbul Zeytinburnu’nda şehrin silüetini bozan binaları yıkma kararı veren İstanbul 4. İdare Mahkemesi hakimlerinden birisi FETÖ’cü diyen Gökdemir, “İstanbul Büyükşehir Belediyesi bu yıkım kararına karşı İstanbul 4. İdare Mahkemesi’ne gitti ve hakimlerinizden birisi FETÖ’cü çıktı, FETÖ bir kumpas kurdu ve bu binaların yıkımı FETÖ kumpasıdır dedi. 4. İdare Mahkemesi bu davayı yeniden yargılama ile kararı bozdu. Şimdi bende şunu diyorum 28 Şubat mağdurlarının İstanbul’un silüetini bozan binalar kadar değeri yok mu? Binalar ile ilgili yeniden yargılama kararı veriyorsunuz cezaevindeki yüzlerce insanın değeri yok mu? Lütfen artık bu son 28 Şubat olsun ve kardeşlerimiz ailelerine kavuşsunlar.” dedi.

“Ağabeyim 26 yıldır cezaevinde”

Ağabeyim 1993 senesinde tutuklandı diyen 28 Şubat mağduru Osman Erdemir’in kardeşi, Ramazan Erdemir’in açıklamaları ise şu şekilde:

“Ağabeyim 26 yıldır cezaevinde. Mahkeme süreçleri çok dertli bir şekilde işledi. Cezaevlerinde ölen kardeşlerimiz oldu. İdamla yargılandılar ve 26 yıl oldu. Artık bir an evvel bu insanların tahliye edilmesini istiyoruz. Bu 28 Şubat artık son 28 Şubat olsun diyoruz.”

“28 Şubat ile ilgili somut adım atılmıyor”

Öte yandan 28 Şubat mağduru Gazeteci Tayyer Tercan, “23 yıldır cezaevinde bulunan bir arkadaşımı ziyaret ettim bu hafta. Şubat ayı geldiği zaman bir hassasiyet oluşuyor 28 Şubat ile ilgili fakat somut adım atılmıyor. Bizler Müslüman olarak inancımızın gereği mazlumların yanında durmak zorundayız. Ses olup 28 Şubat mazlumlarının artık serbest kalmasını sağlamalıyız.” İfadelerini kullandı.