1. HABERLER

  2. YORUM ANALİZ

  3. ’Ateş-Keş’i Kim ve Nasıl Bozmuştu?
’Ateş-Keş’i Kim ve Nasıl Bozmuştu?

’Ateş-Keş’i Kim ve Nasıl Bozmuştu?

PKK’nın ’ateş-kes’i sona erdirip, saldırılarını yaygınlaştırması hem Amerika ve diğer NATO devletlerinin emellerine daha fazla hizmet edebileceği ümidiyle, Batı dünyasına daha fazla hizmet ediyor..

29 Eylül 2015 Salı 20:02A+A-

Selahaddin E. Çakırgil'in yorumu:

Ülkemizin sıkıntılı bir platformdan geçmekte olduğu açık..

Ama, daha da önemli olan, bazı yanlışların, tehlike ve krizin tehdidleri arasında bazı gerçeklerin unutulmuş olması.. HDP ve arkasındaki güç odaklarının dünyaya vermeye çalıştıkları mesajlarda ısrarla dile getirilen ve yanlış bilgilerle sarmallanarak sunulan şu:

‘7 Haziran seçimlerinde HDP 80 m.vekiline ulaşınca.. Devlet saldırıya geçti..’

Bu iddia emperyalist dünyanın yayın organlarında genel hatlarıyla sözkonusu edildi..

Bu zehirli algının hattâ HDP dışındaki bazı odaklarca bile kabul gördüğü görülüyor. Bu iddia İran’ın devlet eliyle yayınlanan medya organlarının, maalesef, başmakalelerinde bile dile getirildi ve hattâ, ‘Erdoğan’ın kürdlerden intikamı..’ başlığı altında..

*

Zamâne cemaat yazarlarından bazıları da, ‘ateş-kes’in seçim sonrasında bozulmasını dolaylı olarak, Hükûmet’in üzerine atan iddialarda bulundular.

Bunlardan (A. B.), 14 Eylûl tarihli yazısında şöyle diyordu:  '7 Haziran seçimlerinden sonra yoğun bir çatışma dönemine girdik, Türkiye iki cephede operasyon yürütüyor. IŞİD'e karşı henüz yoğun bir savaşa girmedi ama PKK ile çatışmalar giderek şiddetleniyor. (...) Ne oldu da, “PKK bizi aldattı, süreci istismar etti” diye devlet 7 Haziran seçimlerinden sonra operasyonlara başladı, üstelik sanki bütün tek suçlusu PKK değil de, HDP imiş gibi propaganda makinesini bu parti için harekete geçirdi?(...) PKK unsurlarının özerk bölge veya aslında kanton ilan ettikleri Cizre'den çıkarılmaları için sekiz gün süren çatışma koca bir yerleşim alanını kevgire çevirdi. (...)Benzer çatışmaların birkaç ilçeye ve ile yayılması durumunda ya bizzat PKK, NATO'ya çağrı yapar veya NATO, benimsediği yeni konsepte uygun olarak “kriz bölgesi” ilan ettiği Güneydoğu'ya müdahale eder.’

Yazının Devamı >>>