1. YAZARLAR

  2. Muhammed Salih El Musfir

  3. Araplar ABD'nin finosu...
Muhammed Salih El Musfir

Muhammed Salih El Musfir

Yazarın Tüm Yazıları >

Araplar ABD'nin finosu...

27 Ocak 2010 Çarşamba 06:30A+A-

ABD 1975’ten bu yana Araplara emirler veriyor; bize düşense bu emirleri yerine getirmek. Bize petrol üretimini artırmamızı ve fiyatlarını düşürmemizi emretti, öyle yaptık. İsrail’in güney Lübnan işgaline sessiz kalmamızı emretti, uyduk. Filistin direnişinin Lübnan’dan çıkarılmasını ve Arap vatanına dağıtılmasını istedi; hiçbir şart koşmadan yerine getirdik. Irak’ın İran devrimine karşı savaşa girmesini emretti, öyle yaptık. Kuveyt’e karşı tarihi hatası nedeniyle Irak’a ambargo dayatmamızı emretti, uyduk. ABD ve müttefiklerinin ordularının topraklarımızı fethetmesini emrettiler, tamam dedik. Bir numaralı düşmanımız İsrail’le Madrid toplantısına katılmamızı emretti; hiçbir talepte bulunmaksızın bu toplantıya katıldık. İsrail’in her istediğini kabul ettik ve Filistin Yönetimi İsrail’in güvenlik bekçisine dönüştü.

İsrailli yetkililer ve diplomatlar Arap başkentlerinin çoğunluğunu kayıtsız şartsız dolaşır oldu. Kara, deniz ve hava sahamızı ABD ve Britanya’nın Irak’a saldırması ve bu ülkeyi işgal etmesi için açtık. New York’ta Dünya Ticaret Merkezi yıkıldı ve hiçbir uluslararası soruşturma yapılmaksızın biz suçlandık. Suçlamayı kabul ettik.

Her sakallıya Kaideci der olduk

Bizlere özellikle de din ve tarih alanlarında eğitim yöntemlerimizde öz değişimler yapmamızı emretti. Birçok Arap ülkesinde gelecek nesillerimiz için eğitim yöntemleri oluşturması amacıyla Amerikan şirketlerini görevlendirdik. Vatandan ve ümmetten söz etmek, vatandaşı ülkeyi savunmaya ve Müslümanları desteklemeye teşvik etmek teröre yol açan şiddete teşvike girer oldu.

Bizden Hamas’ı terörist hareket olarak görmemizi istediler. Bazıları bu söyleme onay verdi ve zalim bir abluka dayattı. Hüsnü Mübarek yönetimindeki Mısır ABD ve İsrail’i memnun etmek için Gazzelilere en sert ablukayı dayattı. ABD Hizbullah’ın da boykot edilmesi gereken terörist bir örgüt olduğunu söyledi. İsrail 2006’da Lübnan’a saldırdı ve bazı Arap liderleri bu saldırıya karşı onursuz bir tutum aldı. ABD Irak’ta işgal ordularına ve uşaklarına karşı koyduğu için Irak direnişinin abluka altına alınmasını ve meşruiyetinin tanınmamasını emretti, biz de öyle yaptık. Bizi Kaide’yle korkuttular, biz de her sakallıya ve alnında secde izi olana savaş açtık.

Medya yaptırımı kabul edilemez

Arap enformasyon bakanları Kahire’deki toplantılarında, ABD Kongre’sinin Amerikan siyasetiyle uyuşmayan yayınlar yapan televizyon kanallarına yaptırım uygulanması yönündeki kararını reddederek çok iyi yaptı. Peki ne yapmalı? Kongre’nin bu kararının medyamız üzerinde uygulanması halinde, bütün Amerikalı muhabirlerin ve haber ajanslarının Arap dünyasından kovulması kararı alınmalı.

Eğer Amerikan ve İsrail küstahlığına karşı kendimizin ve halkımızın saygınlığını koruyamazsak, savaştığımız Kaide örgütünün yandaşları artacaktır.

(Londra’da Arapça yayımlanan Kuds ül Arabi gazetesi, 26 Ocak 2010)

RADİKAL

YAZIYA YORUM KAT