Eskiden sadece 'vesayetçiler' korkuyordu, son günlerde herkes AK Parti'den korkmaya başladı.

Bunun ne kadarı doğal, ne kadarı 'öğretilmiş korku' olduğunu bilemem.

İyisi mi, dilimin döndüğünce anlatmaya çalışayım, kararı siz verin.

'Endişeli modernler' adı üstünde zaten endişeliydiler. Daha radikalleri de 'Korku İmparatorluğu' diye velvele koparttılar.

Endişeleri zamanla azaldı mı peki?

Ne gezer, artarak devam etti!

Boğaziçi Üniversitesi Sosyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Faruk Birtek de bu kervana tastamam katıldı.

Vatan gazetesine verdiği röportajda 'İslami devrim başladı' diyor.

Sizin anlayacağınız, kürtaj yasağı sayesinde 'İslam devrimini' idrak edeceğiz.

Yeryüzünde bir ilktir bu!

'Yalnız ve güzel ülkemin' çok enteresan bir özelliği işte: Kürtajı 'şak' diye yasaklıyorsun, 'tak' diye devrim oluyor.

Yoğurttan sonra 'İslam devrimini' de icat ettik sonunda.

Sıra geldi 'devrimin' ihracına.

Bu konuda da Prof. Birtek'in muhayyilesinden istifade etmeliyiz.

Şu hayal dünyasının genişliğine bakar mısınız: 'AKP, 'Kimsenin hayat tarzına karışmayız' diyordu, karışmıyordu. Şimdi karışmaya başladı... Bugün kadının nasıl doğum yapacağına karışırsan, yarın başına da karışırsın. Ve bir kulp bulursun! Dersin ki; 'Bunlar kışın grip oluyor, bunun devletimize maliyeti oluyor! En iyisi mi başlarını örtsünler!..'

Helal olsun hocam.

AKP'liler hasetlerinden çatlayacak, gribin başörtüsüyle 'ilişkisini' biz niye düşünemedik diye dizlerini döveceklerdir.

Neyse, uzatmayalım; 'endişeli modernler' AK Parti'den adamakıllı korkmaya başladı.

Son günlerde, AK Parti'den korkmaya başlayan çok önemli bir kesim daha var.

Hayır, bunların 'endişeli modernlerle' hiç alakaları yok.

Hatta taban tabana zıtlar.

CMK 250. Maddeyi de değiştirmeyi içeren yargı paketi yüzünden Ergenekoncuların, Balyozcuların serbest kalacağını, onca yıl envaiçeşit meşakkate katlanarak mücadele edilen vesayet rejiminin geri geleceğini dillendiriyorlar.

Bir generale ait olduğu iddia edilen ses kaydından hareketle de, vesayetçilerin çoluk çocuk demeden intikam alacağını söylüyorlar.

Hulasa, AK Parti'nin gidişatından korkuyorlar!

Bir başka kesim de Uludere'yi savsakladığı, 'kışla'ya yanaştığı, milliyetçi söylemlere saplanıp kaldığı için AK Parti'den korktuğunu dermeyan ediyor.

Buna mukabil bir diğer kesim de bölücülere habire taviz verdiği, anayasadan Türk kavramını çıkartacağı, sadece Türkiye vatandaşlığına vurgu yapacağı endişesiyle AK Parti'den korkuyor.

Liberallerimiz 'kışla'ya yanaştığı için, ulusalcılarımız 'cami'ye yanaştığı için, Altan'larımız da 'cami ile kışla arasında' kaldığı için AK Parti'den korkuyor.

Ben de artık AK Parti'den hiçbir şey anlamadığım için korkmaya başladım.

Derler ya, insan anlamadığından korkar, galiba öyle.

Evet, hiçbir şey anlamıyorum!

Çünkü...

Herkesin korktuğu bir parti nasıl oluyor da (bütün anket sonuçlarına göre) oylarını gitgide artırıyor arkadaş?!

YENİ ŞAFAK