1. HABERLER

  2. ETKİNLİK

  3. ABD'nin Suriye'deki Cami Katliamı Muş'ta Lanetlendi
ABD'nin Suriye'deki Cami Katliamı Muş'ta Lanetlendi

ABD'nin Suriye'deki Cami Katliamı Muş'ta Lanetlendi

Muş Kardeşlik Platformu, yaptığı basın açıklamasıyla Amerika’nın Halep’teki cami katliamını protesto etti. “Katil ABD, Suriye’den Defol!”, “İncirlik Kapansın, Katiller Defolsun!”, “Suriyeli Müslüman, Yalnız Değildir!” vb sloganlar atıldı.

21 Mart 2017 Salı 13:42A+A-

Dün Muş Belediyesi önünde bir araya gelen sivil toplum kuruluşlarının oluşturduğu “Muş Kardeşlik Platformu”, yaptığı basın açıklamasıyla Amerika’nın Halep’teki cami katliamını protesto etti. “Katil ABD, Suriye’den Defol!”, “İncirlik Kapansın, Katiller Defolsun!”, “Suriyeli Müslüman, Yalnız Değildir!”,  “Kahrolsun Amerikan Emperyalizmi!” vb. sloganların atıldığı ve tekbirlerin getirildiği basın açıklaması, İkram Filiz tarafından yapılan duanın ardından sona erdi

Plaftorm Başkanı Yusuf Kenan Atılgan’ın yaptığı basın açıklamasının tam metni:

Halep’te Katliama Sessiz Kalamayız!

Halep'te muhaliflerin kontrolündeki Etarib ilçesinin Cina köyündeki bir camiye, yatsı namazında düzenlenen saldırıda yetmişten fazla kişi hayatını kaybetti. ABD Merkez Kuvvetler Komutanlığı CENTCOM, bölgeye hava saldırısı gerçekleştirdiklerini kabul etti.

Halep’te gerçekleştirilen son saldırı, Suriye’de altı yıldır yaşanan insanlık dışı katliam örneklerinden sadece bir tanesidir. Yüz yıl önce Çanakkale’de yaşananlara benzer şekilde dünyanın açgözlü emperyalistleri, bir araya gelerek İslam beldelerine acımasızca saldırı başlatmışlardır. Afganistan’dan Irak’a, Mısır’dan Filistin’e ve Suriye’ye kadar yaşadığımız emperyal saldırılar, Müslümanların ‘terörist’ olarak yaftalanması ve ötekileştirilen İslam dünyasının yeni düşman olarak nitelendirilmesi yeni bir hadise değildir.

Türkiye, devletiyle ve milletiyle altı yıldır Suriye’de devam eden cihadı desteklemiştir. Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez, saldırıyı Twitter hesabından yaptığı açıklamada kınayarak, "Bir insanı secdedeyken öldürmenin ve bir mabedin göğsünü delmenin hem Allah katında hem de insanlık önünde hiçbir açıklaması olamaz." ifadelerini kullanmıştır. Bu, takdire şayan bir tutumdur; ancak hükümetten beklentimiz, bu vahşi katliam karşısında sadece Diyanet İşleri Başkanı’nın yaptığı açıklamayla yetinmemesi, tüm kurumları ile birlikte bu alçak saldırıya tepki vermesidir. Müslümanlar bu saldırılara bugün değil de ne zaman ses çıkaracaklardır?

ABD’nin Suriye’de sivil ve silahlı direnişçilere yönelik gerçekleştirdiği saldırılarda Türkiye’nin hava sahasını kullandığına dair çeşitli iddialar bulunmaktadır. Şayet bu saldırıların üssü İncirlik Hava Üssü olmuş ise burası derhal kapatılmalı; Amerikalısı ile Almanı ile burada konuşlanmış olan tüm yabancı askerler derhal ülkelerine geri gönderilmelidir.

ABD’ye karşı mücadele veren herkesin “terörist” olarak damgalandığı bir dünyada yaşıyoruz. Halbuki dünyada hiçbir grup ya da örgüt ABD kadar çok sivil katletmemiştir. “Eğer ‘terörist’ görmek istiyorsanız birilerine ‘terörist’ demek istiyorsanız bugün en büyük ‘terörist’ Amerika Birleşik Devletleridir.

Halep’te yaşanan son katliamda hepimiz bir kez daha gördük ki Trump’ın, kendinden önceki ABD’li yöneticilerden bir farkı yoktur. “Küfür tek millet olduğu” gibi küfrün önderleri de tek milletin unsurlarıdır. Düne kadar demokrasi havarisi kesilen Almanya ve Hollanda’nın bir anda demokrasi düşmanı kesilmesi boşa değildir. Bu iki ülkenin birbirinden farkı olmadığı gibi Merkel ile Rutte gibi yöneticileri de aynı topun kumaşıdırlar.

Ne var ki ülkemizin bir bakanına, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Sayın Fatma Betül Sayan Kaya’ya Hollanda’da yapılan muamele ve bu muameleden sonra gerçekleştirilen haklı protestolara karşı aşırı güç kullanımına tepki veren Müslümanlar, Halep’teki katliama yeterince tepki vermediler.Keşke bizler, bu toplumda yaşayanlar olarak bu olaya gösterdiğimiz tepki kadarını Halep’te yatsı namazında bir camide katledilen Müslümanlar için de gösterebilseydik.

ABD’nin Halep’te gerçekleştirilen söz konusu saldırı hakkında yaptığı açıklamalar kuyruklu bir yalandan ibarettir. Uyduları vasıtasıyla tüm bölgeyi, hatta yerde yürüyen bir karıncayı bile takip eden Büyük Şeytan, ne tuhaftır, saldırının yapıldığı camide Müslümanların namaz kıldığını görememiştir!

ABD, iki sebepten dolayı bölgede bulunmaktadır. Birincisi, bölge Müslümanlarının uyanışını engellemek ve bu yolla petrol ve enerji kaynaklarına sahip olmaktır. İkincisi de siyonist İsrail’in güvenliğini sağlamaktır. Birinci amacını gerçekleştirmek için başından beri bölgeyi istikrarsızlaştırmak, parçalamak, ufak devletlere ayırmak için çalışıyor. İkinci amacını gerçekleştirmek için de bölgedeki İslami bilincin gelişmesine mani oluyor.

Bugün Suriye’de Esed, İran, Rusya ve Amerika el ele vermiş, doğrudan kendileri ya da kuklacıların elinde oyuncak olan terör örgütlerine ihale ettikleri operasyonlarla insan kıyımına girişmişlerdir. Ancak zalimin zulmü varsa mazlumun da Allah’ı vardır! Karanlığın en koyu olduğu vakit, şafağa en yakın olduğumuz andır. Unutulmasın ki bir asır önce Çanakkale’de yedi düvelin sırtını yere getiren, 15 Temmuz’da demirden kalelerin önüne etten bedenlerini siper edenler, bugün de kâfirler güruhuna “DUR!” diyecek iradeye ve cesarete sahiptir.

Rabbimiz,dünyanın dört bir yanında, tarihin şanlı sayfalarında isimleri altın harflerle yazılı şehitlerimize rahmet etsin. Bizleri, ölümsüzlük şerbetini yudumlayan şehitler kervanına dâhil eylesin.

                                                                       Muş Kardeşlik Platformu

85768

85769

85770

85771

HABERE YORUM KAT

1 Yorum