1. HABERLER

  2. HABER

  3. SAĞLIK

  4. "0-3 Yaş Grubu Çocukları Ekranla Tanıştırmayın"
"0-3 Yaş Grubu Çocukları Ekranla Tanıştırmayın"

"0-3 Yaş Grubu Çocukları Ekranla Tanıştırmayın"

Yeşilay Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Dinç, ekran karşısında uzun süre kalan 0-3 yaş grubundaki çocukların beyinlerinde zarar oluştuğunu vurgulayarak ekranla tanıştırılmamaları uyarısında bulundu.

08 Eylül 2017 Cuma 13:16A+A-

Yeşilay Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Dinç, teknolojinin aşırı ve kontrolsüz kullanımına karşı aileleri uyararak, "0-3 yaş grubu ekranla tanışmamalı, 3-6 yaş arası 30 dakika, ilköğretim 45 dakika, ortaöğretim bir saat ve lise çağındaki gençler ise 2 saatten fazla ekran karşısında kalmamalı." ifadesini kullandı.

Klinik Psikolog Dinç, yaptığı yazılı açıklamada, çocukların ve gençlerin ekran karşısında çok uzun zaman geçirdiklerine işaret etti. Televizyon sayesinde erken öğrenmenin söz konusu olduğunu ancak bunun çocuklarda erken ergenliğe de yol açabildiğini vurgulayan Dinç, çocukların çocukluklarını yaşamadan yetişkinlerin dünyasına girdiklerinin altını çizdi.

Ergenliğin uzamasının en büyük nedeninin televizyon olduğuna işaret eden Dinç, 12-13 yaşında başlayıp 18 yaşında bitmesi gereken ergenliğin, bugün 9 yaşında başlayıp 30 yaşına kadar sürebildiğini bildirdi.

Çocukların ve gençlerin ekran karşısında ideal kalma sürelerini de açıklayan Dinç, açıklamasında, "0-3 yaş grubu ekranla tanışmamalı, 3-6 yaş arası 30 dakika, ilköğretim 45 dakika, ortaöğretim bir saat ve lise çağındaki gençler ise 2 saatten fazla ekran karşısında kalmamalı." ifadelerini kullandı.

0-3 YAŞ GRUBUNDA BEYİNDE HASAR RİSKİ

Ekran karşısında kalan 0-3 yaş grubundaki çocukların beyinlerinde zarar oluştuğunu vurgulayan Dinç, şunları kaydetti:

"Bu yaşlarda beyin gelişimi çok hızlı ilerliyor. Bu dönemde çocukların 5 duyu organlarını aktif şekilde kullanmamaları veya birini kullanmayıp diğerini daha fazla kullanması, beynin gelişmesinde sıkıntıya yol açıyor. Ekranla kurulan ilişkide 5 duyu organı kullanılmıyor. Göz var, kulak var ama dokunmak, tatmak, koklamak yok. Bu organlar çalışmadığı için beynin gelişmesi sıkıntılı oluyor. Burada ebeveynlere önemli görevler düşüyor. Anne-babanın görevi, çocuğu yetiştirmek, hayata hazırlamak. Bebeklik döneminden itibaren çocuğun zihinsel gelişimine yönelik alternatifler geliştirilmeli, bu yönde yapılan çalışmalar takip edilmeli, uygulamaya geçirilmeli. Çocuğun hayatı işitsel, duyusal, hareket anlamında zenginleştirilmeli."

"HAYATA ADAPTE OLMAKTA ZORLANIYORLAR"

Ekran bağımlılığının beynin fiziksel yapısını olumsuz etkilediğini de açıklayan Mehmet Dinç, çocuğun ekran başında kalabilmesi için görüntünün 3 saniyede bir değişmesi gerektiğini vurguladı.

Görüntü bu kadar hızlı değişirken hayatın aynı hızla akmamasının çocukları şaşırttığını ifade eden Dinç, çocukların bu süreçte normal ortama uyumda sıkıntı yaşadıklarının altını çizdi.

Dinç, ekran bağımlılığı olan çocuklarda dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu yaşanmaya başladığını belirterek, "Hayatın günlük ritmine, yavaşlığına alışamıyor çocuklar. Ondan sonra okula başlayan bu çocuklar ders dinleyemiyorlar. Normal bir ilişki kurmak istediklerinde ilişki kuramıyorlar. Her şeyden çok çabuk sıkılıyorlar. Çünkü ekranda çok hızlı geçen sınırsız bir içerik var. Gerçek hayatın kurallarına adapte olamıyorlar." değerlendirmesini yaptı.

0-3 yaş grubundaki çocukların ekranla tanışmaması gerektiğini vurgulayan Mehmet Dinç, açıklamasında şu görüşlere yer verdi:

"3 yaşından sonra biz hep şuna bakarız; Süre nedir, içerik nedir? 3 yaşından sonra süre ve içeriği kontrol ettiğimiz zaman verebiliriz. 3 yaşından 6-7 yaşına kadar günlük yarım saati geçmeyen bir kullanım tavsiye ediyoruz. 3-6 yaş arasında 30 dakikayı geçmesi çocuğa zarardır. Bu kullanımdan kastımız cep telefonundan yarım saat, bilgisayardan yarım saat, televizyondan yarım saat kullanım değil tabii ki... 24 saat içinde hepsinin toplam yarım saat kullanımıdır."

HABERE YORUM KAT